- ADET DÜZENSİZLİKLERİ
- ALERJİLER VE BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ
- BAĞIRSAK HASTALIKLARI
- BEL VE BOYUN FITIĞI
- CİLT HASTALIKLARI
- FİBROMİYALJİ
- HAMİLELİKTE DENGE DESTEĞİ
- HORMONAL DENGESİZLİKLER
- İNSÜLİN DİRENCİ VE TİP 2 DİYABET
- KADINLARDA LİBİDO DÜŞÜKLÜĞÜ
- KALP VE DAMAR HASTALIKLARI
- KISIRLIK/DOĞURGANLIK PROBLEMLERİ
- KRONİK YORGUNLUK SENDROMU
- MENOPOZ VE PERİMENOPOZ DÖNEMİ
- MİGREN-KRONİK BAŞ AĞRISI
- OBEZİTE/METABOLİK SENDROM
- POLİSTİK OVER SENDROMU
- ROMATOİD ARTRİT
- SEDEF HASTALIĞI
- TANSİYON PROBLEMLERİ
- TİROİD
- VAJİNAL AKINTI/PH DENGESİZLİKLERİ
- VAJİNİSMUS
“NAZR-E Bİ-NİQÂP” sepetinize eklendi. Sepetim
NÂME-YE HÛRREM
3225,00 ₺
2 adet stokta
Açıklama
ASÎ NİSÂ: “Nâme-ye Hûrrem”
Bilekliğin şarkısını aşağıda paylaşıyorum.
“Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz Tanrı’ydı.” (Yuhanna 1:1)
Kadın, kelimelerle doğar, kelimelerle büyür, kelimelerle var olur. Bir sözle sevilir, bir sözle unutulur, bir sözle yeniden dirilir. Söz, kadının kalbine işlenen en eski büyüdür; varlığını şekillendiren, ruhunu besleyen, kaderini dokuyan ilahi bir ezgidir; ruhuna işlenmiş bir dua, kaderine yazılmış bir kehanettir. Söz, bir kader yazısıdır; bazen bir kehanetin sesi, bazen de bir bedduanın yankısı olur.
Kadın, kelimelerle yaratır ama çoğu zaman kendi sesini duyamaz. Konuşmayı öğrenmeden susturulmuş, fısıltıları duyulmadan kaybolmuş, sözcükleri ağırlığa dönüşmüş nice kadın… Kendi yüreğinin duvarlarında yankılanan kelimeleri dışarı çıkaramaz, gözlerinin içinde hapsolmuş cümleleri dile getiremez. Oysa her kadın, içinden taşan kelimelerle kendini yeniden var edebilir.
Kelime, bir dua gibidir; fısıldandığında kanat açar, kalpten geldiğinde bir mucize gibi yankılanır. Ama bazı kadınların duası içlerinde gömülüdür. İşte bu bileklik, onların kelimelerini özgürlüğe kavuşturmak, boğazlarına düğümlenen sözleri serbest bırakmak, susturulmuş seslerin yankısını yeniden duyurmak için var. Çünkü söz, yalnızca konuşulan değil, varlığı yazan ve kaderi şekillendiren en büyük büyüdür.
Aquamarine: Fısıldanan Dualar. Aquamarine, suların en eski hafızasını taşır; okyanusun çağlar boyunca unutmayan bilinci gibidir. Kadın, kelimelerle yaratır ama ona konuşmayı öğretmeden önce sustururlar. Oysa her kadın içinde bir fırtına taşır, sesi dalgalara dönüşecek güce sahiptir. Aquamarine, kelimelerin yalnızca söylenmesi değil, yankılanması için vardır. Bu taşı bileklerine doladığında, artık sesin bir melodi değil, bir emir olacak. Her kelimen bir zincir değil, bir anahtar olacak; her cümlen, sessizliğin kapılarını aralayan bir yankıya dönüşecek.
Gem Kalite Pembe Kuvars: Aşkın Dili. Kelimeler, sevgiyle dokunursa şifa olur, nefretle dokunursa yara. Pembe kuvars, yaralı kelimelerin taşıdır. Aşkın acısıyla konuşmayı unutan, sevdaya inancını kaybetmiş kadınların içindeki gizlenmiş kelimeleri çözer. Sözleriyle yaralanan ve kelimeleriyle artık kendini savunamayan kadınlar için, pembe kuvars bir sığınaktır. Onu bileğine taktığında, sesi titreyen o kız çocuğunu mhatırlayacaksın; sevildiğini sanıp, sözcüklerin hançer gibi saplandığı o anları… Ama şimdi, her kelimen yeniden dirilecek, içindeki sessiz isyan, fısıldayan bir dua olmaktan çıkacak. Çünkü söz, yalnızca sevmek için değil, savaşmak içindir de.
Mavi Dantel Akik: Sessizliğin Çözülüşü.
“O, dilediğinin göğsünü İslam’a açar…” (En’am 6:125)
Kadının sesi, kalbinin kapıları açıldığında yükselir. Ama bazı kadınlar, yıllarca susturulmuş, konuşmayı unutturulmuş, sesi daha doğmadan boğulmuş varlıklardır. Mavi dantel akik, o düğümlenen kelimeleri çözer, yüreğin taş gibi kapanmış kapılarını aralar. Gözyaşlarının boğazında kuruduğu o anları hatırla; içine çektiğin her nefes, söyleyemediğin her kelime gibi ağırdı. Ama şimdi, bu taş, o yükü senden alacak.
Bu taş, kadının hakikatini haykırması, kalbinin içindeki ışığı özgür bırakması içindir. Sustuğun her an, kaderin başkalarının elinde yazıldı. Şimdi söz sana dönüyor. Dilin, yalnızca konuşmak için değil, gerçeği yaratmak için var. Duyulmamış kelimelerin, söylenmemiş hislerin taşıdır. Suskun kalan, anlatılmayan, yutkunulup içe atılan ne varsa, mavi dantel akik onu görünür kılar. Kadının susturulan sesi, onun en büyük gücüdür. Bu taş, dilinin bağlarını çözer; korkusuzca konuşmayı, kalbindeki hakikati söylemeyi öğretir. Sözlerin artık fısıltı değil, yankı olacak.
Rodokrozit: Kelimelerin Kaderi. Söz bir tohumdur; ekildiği yerde yeşerir. Rodokrozit, geçmişte seni inciten kelimeleri iyileştirir, kuruyan dalları budar, yeni cümlelerin filizlenmesine izin verir. Söylenmiş ve içini kanatan cümleler, bir daha kalbine pranga vuramayacak. Çünkü sen, sözlerin kölesi değil, onların yaratıcısısın.
Bu bileklik, kadının sözlerini hatırlaması, kelimelerinin kudretini yeniden keşfetmesi için var. Her cümlen bir kapı, her kelimen bir dua olacak. Artık sesin, yıldızlara yazılan bir kehanet gibi yankılanacak.
Kadın, konuşmaktan korkma. Sözlerin, ruhunun zincirlerini kıran fırtınadır. Sustukça eksildin, sesinle yeniden var olacaksın.
Değerlendirmeler (0)
Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.