ŞEHİNŞEH ZAN-KADINLARIN HÜKÜMDARI

3225,00 

2 adet stokta

Açıklama

ASÎ NİSÂ: KRALİÇELERİN DİRİLİŞİ

Okurken dinleyeceğiniz linki bırakıyorum aşağıya… Önce biraz müzikle ruhunu aç.

dinle lütfen

İskender’in zaferle donanmış elleriyle tuttuğu krizopras, bin yılların yankısıyla sesleniyor: “Kadın! Uyuma! Kır zincirlerini, göğü del, yerleri sars, ölü toprağını üzerinden at!” Bu taş, vaktiyle dünyaları fethedenlerin zafer nişanıydı; ama sen, asi ruhlu kadın, senin nişanın kalbinde vurulmuştur. Bedenin prangalanmış olabilir, ruhun suskun kalmış olabilir, ama unutma: Senin içinde unuttukları bir ateş yanıyor. Sen o ateşin külleri altında bekleyen harlı alevsin. Bu bileklik bileklerine dolandığında, o alev yeniden göğe yükselecek!

Therahertz’in dalgalarla yankılanan fısıltısı, zamana hükmeden kadının dirilişini anlatır. O ki, kalbinin üzerini küllerle örtmüş olan, o ki, sesi kesilmiş, nefesi kısılmış, gücü elinden alınmış olan… Bugün, geçmişin uykusundan uyanma vaktidir. Bugün, zincirlerin ağırlığını unutarak özgürlüğüne kavuşma günüdür! Senin kanında çağlayan bir okyanus var, unutma! Her bir titreşim, hücrelerinden akarak seni yeniden hatırlatacak. Unutulan ismini, unutturulmuş gücünü…

Beyaz yeşim… Eski Çin’in sultan kadınlarının ellerinde, gök ile yeryüzü arasında bir bağ. Paklık, arınma, kendine dönüş ve kudretin taşı. Beyaz yeşim bileğine dokunduğunda, içinde yıllardır saklı duran, örselenmiş ışığın canlanacak. Seni senden alıp, kendine geri getirecek bir iksir gibi… Gözlerini kapat, o eski kraliçelerin, soylu kadınların, bilgelerin seslerini duy. Sana sesleniyorlar: “Sen de bir vakitler bizim gibiydin. Şimdi hatırla ve ayağa kalk!”

Ve labradorit… Işığı içinden geçiren, gecenin ortasında alev alev parlayan taş… Unutma ki, her şey zifiri karanlıkta doğar, tıpkı güneşin sabaha kavuştuğu gibi! Bu taş, düşmüş, kırılmış, küllerinden doğmaya hazır kadının gözlerine bir fısıltıyla sesleniyor: “Kalk! Ayağa kalk! Dünyayı yerinden oynatacak gücün var!” Bedenin titreyebilir, kalbin derin bir sızıyla eski yaralarını hatırlayabilir, ama bu, yeniden doğuşun sancısıdır. Bileklerindeki bu taşlar, senin kelepçelerini çözecek, boynundaki kementi kesecek, dizlerine çökmüş ruhunu ayağa kaldıracak.

Bu formül, esir edilen kadınların zincirlerini çözecek, sesi kesilenlerin yankısını geri verecek. Hareket kabiliyetini yitirenler, kalbini kaybedenler, susturulanlar… Asî Nisâ sizi çağırıyor!

Bu iki bileklik, kadim bir yemin gibi bileklerinde duracak. Seni unuttukları sandıkları yerden, seni adı Sen Asî Nisâ’sın! Sesin yeniden yankılansın, adımların yere şimşek gibi vursun!

Dönüşün muhteşem olacak. Bütün evren senin dirilişine şahit olsun!

Değerlendirmeler (0)

Değerlendirmeler

Henüz değerlendirme yapılmadı.

Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.