Tansiyon, bedenin damar duvarlarında dolaşan kanın basıncıdır.
Modern tıp hipertansiyonu; damar sertliği, böbrek yükü, hormonal dengesizlikler, kronik stres ve genetik yatkınlıkla açıklar.
Kadim öğreti ise kan basıncını insanın bastırdığı öfke, tutulan sözler, hayal kırıklıklarıyla ilişkilendirir.
Basınç, dilin sustuğu yerde damarda büyür.

TIBBİ ZEMİN
Tansiyon yükseldiğinde damar iç çeperi kalınlaşır, damar esnekliği azalır.
Böbrekler, adrenal bezler (kortizol, adrenalin) ve tiroit hattı bu dengeyi doğrudan etkiler.
Sürekli alarm hâli, kronik stres, aşırı tuz yükü, hareketsizlik ve uyku bozukluğu tabloyu ağırlaştırır.
Modern tedavi ilaçla basıncı düşürmeye odaklanır; ama damar çeperine kazınmış duygusal hafıza çoğu zaman sessiz kalır.

RUHSAL – PSİKOLOJİK ZEMİN
Kadın bedeninde tansiyon yüksekliği; öfkesini anlatamayan, itiraz hakkını suskun taşıyan, sürekli ‘kontrol’ altında kalmak zorunda hissedenlerde sık görülür.
Baskılanan duygular damar yollarını sıkıştırır.
Bedenin kendini savunacak sözü yoksa damar basıncı ‘konuşur’.
Bazı kadınlarda ani tansiyon atakları, bastırılmış korkuların, bitmeyen gerginliğin beden diline dönüşmesidir.

EZOTERİK VE KUTSAL YORUM
Kur’an’da “kalp damarları” ve “kan akışı” insanın gönül darlığı ve genişliğiyle ilişkilendirilir.
Zebur’da “Öfkelenen damar, Rab’den uzak düşer” ifadesi yer alır.
Sümer tabletlerinde tansiyon artışı, tanrıça Gula’nın ruhu sıkışan insana “kanı konuşturması” diye tarif edilir.
Hint tıbbında hipertansiyon, ‘Prana’ akışının tıkanması olarak yorumlanır: Nefesle duygu akmazsa kan sıkışır.

TAŞ ALANI VE ENERJİ DÜZLEMİ
Taş varlığı, damar duvarına kazınmış baskı, bastırılmış öfke ve sürekli tetikte olma hâlini enerji düzeyinde yumuşatır.
Sinir sistemiyle damar hattının alarm düzeyini dengeler.
Taş burada basıncı bastırmak için değil, kanın ruhla uyumlu akmasına alan açmak için taşınır.

BU ŞİFA ALANI KİMLER İÇİNDİR?
– Hipertansiyon tanısı almış, sık tansiyon dalgalanması yaşayanlar
– Öfkesini, korkusunu veya kırgınlığını anlatamayıp bedeninde taşıyanlar
– Uyku bozukluğu, kronik gerginlik, sürekli tetikte olma hissi yaşayanlar
– Soy hattından ‘kontrol altında kalmak zorunda’ bilincini devralanlar
– Ani öfke patlamaları veya ani baş dönmesi-ataklar yaşayanlar

BU ŞİFA NEYİ DÖNÜŞTÜRÜR?
– Damar belleğine kazınmış bastırılmış duyguları enerji düzeyinde çözer
– Sinir sistemiyle damar duvarı alarm hattını gevşetir
– Böbrek-adrenal hattındaki aşırı tetiklenmeyi sakinleştirir
– Kan basıncını bastırmak yerine, kök neden olan öfke ve korku yüklerini arındırır
– Ruhun güven hissiyle kanın akışını hizalar