NAZR-E Bİ-NİQÂP

ASÎ NİSÂ: DUVAKSIZ YEMİN

Bilekliğin şarkısını aşağıda veriyorum…

dinle lütfen

“Kadın, bir isme hapsedilmek için değil, kendi adını kazımak için yaratıldı. O, hiçbir tahtın gölgesinde durmadı, hiçbir alın yazısını kabul etmedi. Kalbi, hükmedenlerin kırbacıyla değil, kendi nefesiyle atan bir sancaktı; sesi, susturulmuş kadınların yankısı, yürüyüşü, diz çökmeyenlerin mirasıydı.

O, bir zamanlar rüzgârın adını ezbere bilen Amazonların soyundandı. Duvaksız kalpleriyle yemin ettiler, kılıçlarının ucunda kaderlerini yazdılar. Erkeklerin masallarında yitip gitmediler, kendi destanlarını ateşle kazıdılar. Gözlerinde yenilmezliğin ışığı, göğüslerinde savaşın izleri vardı. Sevdiler, dövüştüler, ama asla teslim olmadılar.

Bu bileklik, kendi kaderini kendi yazan, başkalarının duasında değil, kendi savaşında var olan kadınlar içindir. O, başını eğmeyenlerin mirasıdır; dağların, nehirlerin, rüzgârın kadına verdiği sesin yankısıdır. Bu bilekliği taktığında,unutulmuş bir soyun yankısını taşıyacaksın. Geçmişin prangaları çözülürken, damarlarında eski bir çağın bilgeliği titreşecek. Sana öğretilen suskunluk bitecek, kendi sesinle kendi destanını yazacaksın.”

Amazonit: Duvaksız Kadının Rüzgârı.Bu taş, savaşçı kadınların göğsünde parlayan mavi bir ateştir. Amazonlar, başlarını eğmeden yürüdüler, kalplerini duvak altına saklamadılar, gözlerini toprağa değil, göğe kaldırdılar. Amazonit, kadının sesi ve iradesidir. Onu bileğinde taşıdığında, sesin artık yankılanmayacak, hükmedecek.

Ametist: Zincirleri Kıran Ruh.Bir kadının ruhunu zapt etmek için ona korku verilir, suskunluk ezberletilir, gözleri göğe kaldırması yasaklanır. Ametist, suskunluğun iplerini çözer, zihni özgürlüğe açar. Düşüncelerin artık esir değil; sen, sana biçilen kaderin değil, kendi iradenin sahibisin. Bileğinde taşıdığında, her şeyin zihinde başladığını ve orada kırıldığını hatırlayacaksın.

Labradorit: Kadının İçindeki Gizli Alev.Gökyüzünü içinde saklayan taş… Labradorit, kadının unutturulan bilgisini uyandırır. O, yitirilmiş sezgileri, görmeyi unuttuğun işaretleri ve hatırlamaktan korktuğun hakikati açığa çıkarır. Onu taşıyan kadın artık gölgeler arasında yürümeyecek. Sen, bir sır değilsin; ışığın ta kendisisin.

Yetim Gelin Taşı: Çalınanların Geri Dönüşü.Duvak zorla takıldığında, bir kadının adı, bir başkasının mülküne dönüşür. Onun sesi, bir başkasının duasında kaybolur. Yetim Gelin Taşı, kaybolmuş adları, unutulmuş sesleri, gömülmüş hikâyeleri geri çağırır. Bileğine dolandığında, artık yalnızca bir kadın değil, sesi kesilmişlerin yankısı olacaksın.Sen zamanın kendisine kazınan bir isyansın.

Bu bileklik, gözlerini kaçırmayan, sesini kısmayan, yolunu kendisi çizen kadınlar içindir. Onu bileğine taktığında, artık tereddüt etmeyecek, başkalarının yazdığı hikâyede bir kenar süsü değil, kendi efsanesinin merkezindeki kudret olacaksın.