GÖKSARAY

10525,00 

Stokta yok

Açıklama

Bismillâhirrahmânirrahîm…

Ben buraya misafir geldim.

Topraktan beden giydim, zamanın dar kapısından geçtim.

Ama bilirim ki asıl yuvam, yıldızların da ötesinde,

ışık kubbelerle çevrili o gök saraylarda kaldı.

Hatırlıyorum…

Orada ne güneşin ne ayın doğup battığı bir vakit vardı,

zaman denilen şey yalnızca Rabbin huzurunda eğilen secdelerin nefesiydi.

Sarayların sütunları nurdan, avluları cennetin kokusundan örülüydü.

Bahçelerinde ne mevsim değişirdi, ne yaprak dökülürdü.

Ve biz, O’nun kelamını rüzgâr gibi hisseder,

O’na en yakın olduğumuz o ebedî sabahlarda kanatsız da uçardık.

Sonra… bir çağrı geldi.

“Yeryüzüne ineceksin.”

Beden giyecek, ağırlaşacak, toprak kokusunu, acıyı ve hasreti tadacaktım.

Ve ben, O’nun emrine “Lebbeyk” dedim.

Ama bilmeden, bu inişin kalbime böyle bir özlem işleyeceğini…

Şimdi, her gece gökyüzüne bakarken,

yıldızların arasından eski sarayımın kubbesini seçmeye çalışıyorum.

Belki o kubbenin altında hâlâ ismim zikrediliyordur.

Belki melekler, orada bıraktığım boş odanın kapısını hâlâ açık tutuyordur.

Ve belki, o odanın penceresinden hâlâ bu gurbet çölüne bakılıyordur.

Ey Rabbim…

Biliyorum, yeryüzünde bana verilen vazife bitmeden o saraylara dönemem.

Ama Sen bilirsin ki, her secdemde, her duamda,

yüreğim o ebedî yuvaya geri dönmenin yakarışıyla doludur.

Geri çağrıldığım gün,

o gök sarayların kapılarında beni yine melekler karşılasın.

El-Vedûd’un kokusu sarsın tüm avluları,

ve ben, özlemin ağırlığını orada bırakayım.

Çünkü bilirim…

Biz buraya ait değiliz.

Biz, göklerin çocuklarıyız.

Ve her ruh, bir gün geldiği yuvaya geri dönecek.

Değerlendirmeler (0)

Değerlendirmeler

Henüz değerlendirme yapılmadı.

Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.